Dünyada her 2 dakikada bir kadın rahim ağzı kanseri nedeniyle yaşamını yitiriyor. Yılda 490 bin kadına rahim ağzı kanseri tanısı konuluyor. Bu da günde 1300’den fazla yeni olgu anlamına geliyor.
İlişki sonrası kanama, normal düzenin dışındaki vajinal kanamalar, genellikle kokusuz ve koyu renkli akıntı, menopoz döneminde kanama olması ve karın ağrısı rahim ağzı kanserine işaret edebilir. Rahim ağzı kanseri erken dönemde belirti vermeyebilir. Nadiren de olsa, ilerlemiş vakalarda dahi tesadüfen kanser tespit edilebilir.
Çok eşliliğin hastalıkta riski artıran bir faktör olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı OP. Dr. Mehtap Şentürk Çiçek, diğer risk faktörleri hakkında şunları söyledi: “Cinsel temasın 20 yaşından önce başlaması, viral ve bakteriyel enfeksiyonlar, fazla sayıda doğum yapmak, sigara içmek, C ve A vitamini eksikliği, sosyoekonomik durumun düşük olması, eşin sünnetsiz olması, kortizon kullanımı, AIDS, kanser hastalığı gibi nedenlerle hastanın bağışıklık sisteminin baskıda olması, rahim ağzı kanserine zemin hazırlayan nedenler arasında.”
HPV’YE DİKKAT
Rahim ağzı kanserine % 85 oranında HPV( Human Papilloma Virüs ) adı verilen virüsün neden olduğunu hatırlatan Dr. Çiçek, rahim ağzı kanserinde aşı uygulaması hakkında ise şu bilgileri verdi:
HPV’nin yaklaşık 300 kadar tipi bulunmaktadır. HPV genital siğil oluşumuna neden olabilmektedir. Rahim ağzı kanserinin önlenmesinde aşı son yıllarda önem kazanmıştır. Aşı; HPV Tip 6, 11, 16, 18 neden olduğu kanser öncesi lezyonları ve genital siğilleri önlemektedir. Rahim ağzı kanseri aşısının koruma süresi 5 yıldır. Yurtdışında aşının uygulama yaşı 9-26 olarak belirtilmiştir. Örneğin 10 yaşında aşı yapılan bir kız çocuğu, 5 sene sonra muhtemelen korunmasız kalacaktır. Türkiye şartlarında cinsel ilişki yaşının, yurtdışına oranla daha geç olmasından dolayı bu yaş aralığı ülkemiz için değişebilir. Ancak aşının en etkin olduğu yaş aralığının ergenlik dönemi olduğu unutulmamalıdır. Özellikle bağışıklık sistemini baskılayan tedavilerin uygulandığı kişiler, kortizon kullananlar, bağışıklık sistemini zayıflatan hastalığı olanlar ve HPV açısından riskli gruplarda aşılanma önerilmektedir. Aşı hamilelerde önerilmezken, emzirme döneminde yapılabilir.”
KONTROLLERİNİZİ DÜZENLİ OLARAK YAPTIRIN
Unutulmaması gereken başka bir nokta ise; aşı yapılan bireylerde rahim ağzı kanseri riskinin tamamen sıfırlanmadığı. Bu nedenle tarama testlerine smear ve gerektiğinde rahim ağzındaki olası bazı hücre değişikliklerini saptayabilen kolposkopi ile devam edilmesi öneriliyor. 6 ayda ya da yılda 1 kez smear takibi, aşı sonrasında da tavsiye ediliyor. Düzenli olarak jinekolojik kontrollerini yaptıran kadınlarda, rahim ağzı kanseri çok erken evrede yakalanılıp tedavi edilebiliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder